29 Kasım 2012 Perşembe

Bahçeli ev...


Şu an oturduğumuz evi çok severek aldık biz. Hatta kırmızı mutfağımı duymayan kalmadı sanırım. Duymayanları buraya alayım. Hala da çok seviyorum o ayrı ama hani şöyle ufak da olsa bir bahçe katımız olsa diyorum bir sitede.


Rüzgar çimlerde koşsa, oynasa, ben keyif yapsam, misafirlerimi ağırlasam...İnsanoğlu açgözlü  mü dersiniz bilmiyorum ama şu sıra aklımda bu düşünceler var hep. Şu anki evimiz merkezi bir semtte bir apartman dairesi. En üst kat ve asansörü yok. Rüzgarla tek başımıza, puseti de alıp bir yere gitmek çok zor. En azından asansörümüz olsaydı daha rahat hareket edebilirdik. Hadi çıktık diyelim yakınımızda şöyle yeşillikli bir park yok. Öyle bir parka gitmek için araç lazım. Halbuki ufak da olsa bir bahçemiz olsa; kapının önünde oynama şansı olur Rüzgar'ın. Gerçi siteler de genelde çok merkezi yerlerde değil ama çoğunun imkanları çok güzel. Bunlar kafamda dolaşıp duruyor.


Bir yandan evimi, mutfağımı, semtimi çok seviyorum. Bir yandan da bahçe keyfi bir yaşayabileceğim bir ev istiyorum.


19 Kasım 2012 Pazartesi

8. YIL...

Kuzumla 7. yılı devirdik, 8'e girdik bugün...Dönüp baktığımda cidden dün gibi nikah hazırlıkları, nikah, düğün, balayı...Biz 7. yılımıza bir minik kuzu ekleyerek yolumuza devam ediyoruz. Dileğim hep sağlıkla, hep mutluluk ve huzurla, hep beraber olmak!...Kutlamımızı dün yaptık. Bahaneyle saçlarımı kestirip fön çektirdim. Kim bilir kaç ay olmuştu kuaför koltuğuna oturmayalı. Sonra Rüzgar'ı annemlere bırakıp sinemaya gittik. 1 yıldır beklediğim Alacakaranlık serisinin son filmine. Çok güzeldi. Fantastik film sevenler için bence kesinlikle çok güzel bir seri. Kitapları da okumamıza rağmen film bizim için şaşırtıcıydı. Tadı damağımızda kaldı gerçekten. Sonrasında da başbaşa bir yemek yedik. Geçen sene de aynı şekilde kutlamıştık.  Daha sonra annemlerde pasta keserek günü tamamladık. Anneannesini ve dedesini hiç üzmemiş Rüzgar. Sıkılmamamış da. İnşallah böyle devam eder:) İyi haftalar...

7 Kasım 2012 Çarşamba

Yarım yaş:)

Rüzgar bugün tam tamına 6 aylık oldu:) Artık yatmaktan hoşlanmayan, oturmayı tercih eden hatta emeklemek yerine ayaklanma çalışmaları yapan bir kuzu. Yanlız kalmayı hiç sevmiyor. Eğer oyuna dalmamışsa; odadan çıktığımı görür görmez ağlama numarasına başlıyor. Döndüğüm anda da susuyor. Geçen ilk defa bir kitap için ağladı. Verdiğimiz anda sustu. Babasını arkadaşımızın oğluyla oynarken, melul melul süzdü. Kıskandı belkide:) Telefonda anneannesi ve dedesiyle konuşurken tepkiler veriyor gerçi isteği daha çok telefonu yemek:) Gezmeyi çok seviyor. Özellikle de açık havayı. Evde mızmızlık yaparken dışarı çıktığımız hiç sesi çıkmıyor köftenin:) Dışarıda merak meraklı etrafa bakarak dolaşıyor. Dişlerimiz gelmek üzere sanırım. Kabardılar ve çok kaşınıyorlar. Rüzgar'ı uyutmakta zorlanır olduk. Gece uyanmaları da sıklaştı. 

Kakada kan problemimiz devam ediyor. Benim 1,5 aylık diyetim pek bir işe yaramadı. Dr. en son 1 hafta anne sütünü keseceksin. Sadece özel mama tüketecek dedi. Önce deneyecektim sonra emziren anneler grubunda yazıştım ve bir dr.la daha görüştüm. Sonuç olarak; anne sütünü hiç kesmedi. O alerji mamasını da hiç kullanmadım. Hatta diyeti de bıraktım. Kakası hala aynı. Artık 6 aylık olduğumuz için ek gıdalara geçeceğiz. Nedense ek gıdalara geçince bu problemin de çözüleceğine dair bir inanç oluştu bende. Belki saçma ama deneyeceğim. 1,5 aydır doğru düzgün birşey yemediğim için psikolojim de etkilendi. Bakalım ek gıdalara başlayınca neler olacak? Herkese sağlıklı, mutlu günler dileriz:)